Batı'nın söz verdiği maymun çiçeği aşıları Afrika ülkelerine ulaşmadı

Maymun çiçeği hastalığının yayıldığı Afrika ülkeleri, Batı ülkelerinin söz verdiği aşıyı bekliyor. Aşılar zamanında ulaşmadığı için planlanan doz dağıtımı ertelendi. Afrika Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri, salgınla mücadele için talep edilen 245 milyon doların yalnızca yüzde 10'unun finanse edildiğini belirtti.Yeni bir maymun çiçeği varyantı salgınından etkilenen Afrika ülkelerine geçen hafta vaat edilen aşılar ulaşmadı. Planlanan doz dağıtımı ertelendi.Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) göre Demokratik Kongo Cumhuriyeti (DRC), bu yıl 18.000 şüpheli vaka ve 629 ölümle yeni "clade 1b" varyantı salgınının merkezinde yer aldı. Afrika Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (Africa CDC) çarşamba günü yaptığı açıklamada, salgınla mücadele için talep ettiği 245 milyon doların yalnızca yüzde 10'unun finanse edildiğini söyledi. AŞI BAĞIŞLARINA UMUT BAĞLANDI İlk kez 1970 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde insanlarda maymun çiçeği virüsü tespit edilmesine rağmen, virüsün yayılmasına karşı savunmasız olan Afrika ülkeleri, daha zengin ülkelerin stoklarından aşı bağışlarına umut bağlamış durumda. Uzmanlar, hem uluslararası hem de Afrika hükümetleri tarafından ihmal edilmenin, maymun çiçeğinin ilk kez tanımlanmasından yıllar sonra, etkilenen ülkeler için hala yeterli aşı ve hatta tedavi bulunmadığı anlamına geldiğini öne sürüyor. Hastalığa karşı daha geniş uluslararası tepki, sadece 2022'de virüsün Avrupa ve Kuzey Amerika'ya yayıldığı küresel salgın sırasında oluşmuştu. Söz konusu varyant Burundi, Uganda, Ruanda, Kenya, İsveç ve Tayland'da da tespit edildi."İLK DOZLARIN ULAŞMASI GEREKİYORDU" DSÖ Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus, cuma günü yaptığı açıklamada ilk dozların “birkaç gün içinde” Demokratik Kongo Cumhuriyeti'ne ulaşması gerektiğini söylemişti. Ancak bir süre önce ABD'den bağışlanan aşılarla ilgili olarak da benzer açıklamalar yapılmıştı. İspanya'nın 500 bin doz, Fransa ve Almanya'nın 100 biner doz ve ABD'nin 50 bindoz bağışta bulunacağı sözünü vermesine rağmen bir yanıt alınamadı. Uzmanlar, Afrika ülkelerinin her zaman tedarik listesinin sonunda yer aldığını belirterek eleştiride bulundu.HALK SAĞLIĞI ACİL DURUMU DSÖ, cinsel temas da dahil olmak üzere yakın fiziksel temas yoluyla yayılan ve yakın zamanda tanımlanan bir varyant olan clade 1b'nin yayılmasına yanıt olarak Ağustos ayı ortasında bir halk sağlığı acil durumu ilan etti. DSÖ verilerine göre, 15 yaş altı çocuklarda yüzde 8'e varan ölüm oranı vardır. Geçen hafta bin 200 olan vaka sayısına kıyasla neredeyse 4 bin vaka da keskin bir artış olduğunu gösterdi."SÖZLER VERİLDİ, ÜÇ AY SONRA NE OLACAK?" Nijer Delta Üniversitesi öğretim hastanesinde bulaşıcı hastalıklar uzmanı olan Doktor Dimie Ogoina, Afrika'daki siyasi liderlerin halk sağlığı acil durumu karşısında uyanık davranmaları ve bununla mücadele için nasıl yatırım yapabileceklerini tartışmalarının yanı sıra kıta dışından gelen destek vaatlerinin umut verici olduğunu, ancak bunun sürdürülmesi gerektiğini söyledi. Ogoina son olarak “Birçok taahhütte bulunuldu, açıklamalar yapıldı, sözler verildi ama üç ay sonra ne olacak? Altı ay sonra ne olacak? Bir yıl sonra ne olacak? İnsanlar hala ilgilenecek mi, yoksa ilgilerini kaybedecekler mi?” diye sordu.

Batı'nın söz verdiği maymun çiçeği aşıları Afrika ülkelerine ulaşmadı
Batı'nın söz verdiği maymun çiçeği aşıları Afrika ülkelerine ulaşmadı

Maymun çiçeği hastalığının yayıldığı Afrika ülkeleri, Batı ülkelerinin söz verdiği aşıyı bekliyor. Aşılar zamanında ulaşmadığı için planlanan doz dağıtımı ertelendi. Afrika Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri, salgınla mücadele için talep edilen 245 milyon doların yalnızca yüzde 10'unun finanse edildiğini belirtti.

Yeni bir maymun çiçeği varyantı salgınından etkilenen Afrika ülkelerine geçen hafta vaat edilen aşılar ulaşmadı. Planlanan doz dağıtımı ertelendi.

Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) göre Demokratik Kongo Cumhuriyeti (DRC), bu yıl 18.000 şüpheli vaka ve 629 ölümle yeni "clade 1b" varyantı salgınının merkezinde yer aldı. 

Afrika Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (Africa CDC) çarşamba günü yaptığı açıklamada, salgınla mücadele için talep ettiği 245 milyon doların yalnızca yüzde 10'unun finanse edildiğini söyledi. AŞI BAĞIŞLARINA UMUT BAĞLANDI İlk kez 1970 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde insanlarda maymun çiçeği virüsü tespit edilmesine rağmen, virüsün yayılmasına karşı savunmasız olan Afrika ülkeleri, daha zengin ülkelerin stoklarından aşı bağışlarına umut bağlamış durumda. Uzmanlar, hem uluslararası hem de Afrika hükümetleri tarafından ihmal edilmenin, maymun çiçeğinin ilk kez tanımlanmasından yıllar sonra, etkilenen ülkeler için hala yeterli aşı ve hatta tedavi bulunmadığı anlamına geldiğini öne sürüyor. Hastalığa karşı daha geniş uluslararası tepki, sadece 2022'de virüsün Avrupa ve Kuzey Amerika'ya yayıldığı küresel salgın sırasında oluşmuştu. Söz konusu varyant Burundi, Uganda, Ruanda, Kenya, İsveç ve Tayland'da da tespit edildi."İLK DOZLARIN ULAŞMASI GEREKİYORDU" DSÖ Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus, cuma günü yaptığı açıklamada ilk dozların “birkaç gün içinde” Demokratik Kongo Cumhuriyeti'ne ulaşması gerektiğini söylemişti. Ancak bir süre önce ABD'den bağışlanan aşılarla ilgili olarak da benzer açıklamalar yapılmıştı. İspanya'nın 500 bin doz, Fransa ve Almanya'nın 100 biner doz ve ABD'nin 50 bindoz bağışta bulunacağı sözünü vermesine rağmen bir yanıt alınamadı. Uzmanlar, Afrika ülkelerinin her zaman tedarik listesinin sonunda yer aldığını belirterek eleştiride bulundu.
HALK SAĞLIĞI ACİL DURUMU DSÖ, cinsel temas da dahil olmak üzere yakın fiziksel temas yoluyla yayılan ve yakın zamanda tanımlanan bir varyant olan clade 1b'nin yayılmasına yanıt olarak Ağustos ayı ortasında bir halk sağlığı acil durumu ilan etti. DSÖ verilerine göre, 15 yaş altı çocuklarda yüzde 8'e varan ölüm oranı vardır. Geçen hafta bin 200 olan vaka sayısına kıyasla neredeyse 4 bin vaka da keskin bir artış olduğunu gösterdi."SÖZLER VERİLDİ, ÜÇ AY SONRA NE OLACAK?" Nijer Delta Üniversitesi öğretim hastanesinde bulaşıcı hastalıklar uzmanı olan Doktor Dimie Ogoina, Afrika'daki siyasi liderlerin halk sağlığı acil durumu karşısında uyanık davranmaları ve bununla mücadele için nasıl yatırım yapabileceklerini tartışmalarının yanı sıra kıta dışından gelen destek vaatlerinin umut verici olduğunu, ancak bunun sürdürülmesi gerektiğini söyledi. Ogoina son olarak “Birçok taahhütte bulunuldu, açıklamalar yapıldı, sözler verildi ama üç ay sonra ne olacak? Altı ay sonra ne olacak? Bir yıl sonra ne olacak? İnsanlar hala ilgilenecek mi, yoksa ilgilerini kaybedecekler mi?” diye sordu.