Akademisyen cinayetinde kamu görevlilerine ihmalden hapis cezası: "Koruma kararı uygulanmadı"
İzmir'de 2013 yılında boşandığı eşi tarafından öldürülen akademisyen Serpil Erfındık ile ilgili davada iki kamu görevlisine hapis cezası verildi. 7 ay 15 gün hapis cezasının gerek kararında ihmaller sıralanırken "koruma kararının uygulanmadığına ve olayın vehametinin anlaşılmadığına dikkat çekildi.Akademisyen cinayetinde iki kamu görevlisine hapis cezası çıktı. Olay, 15 Aralık 2013'te, Buca ilçesi Kaynaklar Mahallesi'nde meydana geldi. Vedat Atik, oğlunu görmek için 3 yıl önce boşandığı Dokuz Eylül Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Görevlisi olan eşi Serpil Erfındık'ın evine gitti. Vedat Atik, evde çıkan tartışmada Serpil Erfındık'ı 6 yerinden bıçaklayarak öldürdü. Cinayetin ardından, yaklaşık bir hafta arkadaşının evinde saklanan Atik, oğlu ve ailesini gördükten sonra teslim oldu. Olay günü oğlunu severken altını kirletince temizlemesi için annesine verdiğini, bu sırada Erfındık'ın kendisine "Sen nasıl adamsın?" deyince öldürdüğünü söyleyen Vedat Atik, tutuklandı. "İYİ HAL VE PİŞMANLIK" İNDİRİMLERİ Vedat Atik hakkında İzmir 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Yargılanan Atik, "iyi hal ve pişmanlık" indirimleriyle "kasten öldürme", "hırsızlık", "hakaret ve tehdit" suçlarından 28 yıl 5 ay 7 gün hapis cezasına çarptırıldı. Serpil Erfındık'ın ailesinin avukatlarının itirazları üzerine dosyayı görüşen Yargıtay, 2018 yılında kararı onadı.SANIKLAR HAKKINDA DAVA AÇILDI Geride kalan süreçte ailenin avukatları, Serpil Erfındık'ın öldürülmeden önce eski eşi Atik hakkındaki şikayetlerine rağmen, korunması için yeterli tedbir alınmadığı gerekçesiyle polis ve jandarma görevlileri ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürü hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda bulunulan memurlar hakkında İzmir Valiliği soruşturma izni vermeyince savcılık takipsizlik kararı verdi. Bu karar üzerine avukatlar, bu kez Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Anayasa Mahkemesi 29 Eylül 2021'de memurların Erfındık'ın ölümünde sorumlu olduklarına karar verip, kapatılan soruşturmanın tekrar açılmasına hükmetti. Bu kararın ardından dönemin İzmir Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü olan Z.Y. (47), görevli polis memurları A.İ.Ö. (52), G.İ. (44), B.B., R.K.S., İlçe Jandarma Komutanlığı'nda görevli astsubay İ.Ö. ve Genel İdari Hizmetler memurları M.F.O. (30) ile S.S. (52) hakkında "görevi ihmal" suçundan 2 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı. Sanıkların yargılandığı davada 22 Mart'ta karar çıktı. Sanık A.İ.Ö, G.İ., B.B., M.F.O., S.S. ve İ.Ö.'nün ayrı ayrı beraatine hükmedildi. Diğer sanıklar Z.Y. ve R.K.S. hakkında ise önce 9 ay, ardından iyi hal indirimi yapılıp 7 ay 15 gün hapis cezası verildi. Ayrıca her iki sanık için hükmün açıklanması geri bırakıldı. "EKİBİ YÖNLENDİRMEYEREK GÖREVİNİ İHMAL ETMİŞ" Mahkeme, davayla ilgili gerekçeli kararını açıkladı. Karara göre, 21 Haziran 2013 tarihinde sanık Vedat Atik, Serpil Erfındık'ı ölümle tehdit etti. Serpil Erfındık, Şehit Coşkun Erçin Polis Merkezi'ne başvurarak şikayette bulundu. Bu şikayetle ilgili olarak İzmir 15. Aile Mahkemesi, 25 Haziran 2023 tarihinde koruma kararı verdi. Mahkeme kararının yerine getirilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi. Savcılık da "kararın uygulanması takibi, denetlenmesi" için ilgili polis merkezine iletti. Ancak Aile Mahkemesi'nin kararının infazı için Cumhuriyet Başsavcılığı'nın vermiş olduğu görevi çalışanlardan birine ya da bir ekibe yönlendirmeyerek hiçbir işlem yapılmamış olması nedeniyle o zamanki polis merkez amiri R.K.Z.'nin ihmalli davranışı sebebiyle görevini ihmal ettiği anlaşıldığına kararda yer verildi. Bu ihmalin Erfındık'ın korunmasına yönelik bir mağduriyet oluşturup, oluşturmadığı açısından yapılan değerlendirmede ise Anayasa Mahkemesi'nin kararında belirttiği, bilirkişilerin raporlarında izah ettiği üzere koruma kararlarının devletin bu amaçla düzenlediği kanunlara uygun çıkarıldığı ve bu kararların uygulanmasındaki 'devlet iradesinin gücünü ve kararlılığını bu kararların ve buna dayalı görevlerin yerine getirilmesi ile ortaya konulduğu' değerlendirildiğinde, bu ihmal oluşturan davranışın ölümü gerçekleştiren fail Vedat Atik'in "devletin gücünü ve kuvvetini, kararlılığını yeteri kadar görüp anlamamasına ve cesaretlenmesine sebep" olarak bir mağduriyet doğurduğu da kabul edilerek, atılı ihmal eyleminin mağduriyet doğurması sebebiyle de görevi ihmal suçunun oluşturduğu kaydedildi."OLAYIN VEHAMETİNİ ANLAYIP, TEDBİR ALMALIYDI" Davada ceza alan diğer sanık Aile ve Sosyal Politikalar İzmir İl Müdürü Z.Y. yönünden yapılan değerlendirmede ise Erfındık'ın toplam 5 ay içerisinde 3 kez şiddete maruz kaldığını ve öldürüleceğini söylediği evrakların Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi'ne (ŞÖNİM) sırayla ve zamanlı bir şekilde geldiği belirtildi. Kararda, değerlendirmeye göre "Serpil Erfındık'ın ŞÖNİM müracaatı olmadığı gerekçesiyle memurların 3 kez üst üste yapılan eylemin kendi içlerinde değerlendirmesini yapmak, vahim özelliğini anlamak ve buna göre tedbir alma konusunda yasal görevlerin
İzmir'de 2013 yılında boşandığı eşi tarafından öldürülen akademisyen Serpil Erfındık ile ilgili davada iki kamu görevlisine hapis cezası verildi. 7 ay 15 gün hapis cezasının gerek kararında ihmaller sıralanırken "koruma kararının uygulanmadığına ve olayın vehametinin anlaşılmadığına dikkat çekildi.
Akademisyen cinayetinde iki kamu görevlisine hapis cezası çıktı. Olay, 15 Aralık 2013'te, Buca ilçesi Kaynaklar Mahallesi'nde meydana geldi. Vedat Atik, oğlunu görmek için 3 yıl önce boşandığı Dokuz Eylül Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Görevlisi olan eşi Serpil Erfındık'ın evine gitti. Vedat Atik, evde çıkan tartışmada Serpil Erfındık'ı 6 yerinden bıçaklayarak öldürdü. Cinayetin ardından, yaklaşık bir hafta arkadaşının evinde saklanan Atik, oğlu ve ailesini gördükten sonra teslim oldu. Olay günü oğlunu severken altını kirletince temizlemesi için annesine verdiğini, bu sırada Erfındık'ın kendisine "Sen nasıl adamsın?" deyince öldürdüğünü söyleyen Vedat Atik, tutuklandı. "İYİ HAL VE PİŞMANLIK" İNDİRİMLERİ Vedat Atik hakkında İzmir 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Yargılanan Atik, "iyi hal ve pişmanlık" indirimleriyle "kasten öldürme", "hırsızlık", "hakaret ve tehdit" suçlarından 28 yıl 5 ay 7 gün hapis cezasına çarptırıldı. Serpil Erfındık'ın ailesinin avukatlarının itirazları üzerine dosyayı görüşen Yargıtay, 2018 yılında kararı onadı.SANIKLAR HAKKINDA DAVA AÇILDI Geride kalan süreçte ailenin avukatları, Serpil Erfındık'ın öldürülmeden önce eski eşi Atik hakkındaki şikayetlerine rağmen, korunması için yeterli tedbir alınmadığı gerekçesiyle polis ve jandarma görevlileri ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürü hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda bulunulan memurlar hakkında İzmir Valiliği soruşturma izni vermeyince savcılık takipsizlik kararı verdi. Bu karar üzerine avukatlar, bu kez Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Anayasa Mahkemesi 29 Eylül 2021'de memurların Erfındık'ın ölümünde sorumlu olduklarına karar verip, kapatılan soruşturmanın tekrar açılmasına hükmetti. Bu kararın ardından dönemin İzmir Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü olan Z.Y. (47), görevli polis memurları A.İ.Ö. (52), G.İ. (44), B.B., R.K.S., İlçe Jandarma Komutanlığı'nda görevli astsubay İ.Ö. ve Genel İdari Hizmetler memurları M.F.O. (30) ile S.S. (52) hakkında "görevi ihmal" suçundan 2 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı. Sanıkların yargılandığı davada 22 Mart'ta karar çıktı. Sanık A.İ.Ö, G.İ., B.B., M.F.O., S.S. ve İ.Ö.'nün ayrı ayrı beraatine hükmedildi. Diğer sanıklar Z.Y. ve R.K.S. hakkında ise önce 9 ay, ardından iyi hal indirimi yapılıp 7 ay 15 gün hapis cezası verildi. Ayrıca her iki sanık için hükmün açıklanması geri bırakıldı. "EKİBİ YÖNLENDİRMEYEREK GÖREVİNİ İHMAL ETMİŞ" Mahkeme, davayla ilgili gerekçeli kararını açıkladı. Karara göre, 21 Haziran 2013 tarihinde sanık Vedat Atik, Serpil Erfındık'ı ölümle tehdit etti. Serpil Erfındık, Şehit Coşkun Erçin Polis Merkezi'ne başvurarak şikayette bulundu. Bu şikayetle ilgili olarak İzmir 15. Aile Mahkemesi, 25 Haziran 2023 tarihinde koruma kararı verdi. Mahkeme kararının yerine getirilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi. Savcılık da "kararın uygulanması takibi, denetlenmesi" için ilgili polis merkezine iletti. Ancak Aile Mahkemesi'nin kararının infazı için Cumhuriyet Başsavcılığı'nın vermiş olduğu görevi çalışanlardan birine ya da bir ekibe yönlendirmeyerek hiçbir işlem yapılmamış olması nedeniyle o zamanki polis merkez amiri R.K.Z.'nin ihmalli davranışı sebebiyle görevini ihmal ettiği anlaşıldığına kararda yer verildi. Bu ihmalin Erfındık'ın korunmasına yönelik bir mağduriyet oluşturup, oluşturmadığı açısından yapılan değerlendirmede ise Anayasa Mahkemesi'nin kararında belirttiği, bilirkişilerin raporlarında izah ettiği üzere koruma kararlarının devletin bu amaçla düzenlediği kanunlara uygun çıkarıldığı ve bu kararların uygulanmasındaki 'devlet iradesinin gücünü ve kararlılığını bu kararların ve buna dayalı görevlerin yerine getirilmesi ile ortaya konulduğu' değerlendirildiğinde, bu ihmal oluşturan davranışın ölümü gerçekleştiren fail Vedat Atik'in "devletin gücünü ve kuvvetini, kararlılığını yeteri kadar görüp anlamamasına ve cesaretlenmesine sebep" olarak bir mağduriyet doğurduğu da kabul edilerek, atılı ihmal eyleminin mağduriyet doğurması sebebiyle de görevi ihmal suçunun oluşturduğu kaydedildi."OLAYIN VEHAMETİNİ ANLAYIP, TEDBİR ALMALIYDI" Davada ceza alan diğer sanık Aile ve Sosyal Politikalar İzmir İl Müdürü Z.Y. yönünden yapılan değerlendirmede ise Erfındık'ın toplam 5 ay içerisinde 3 kez şiddete maruz kaldığını ve öldürüleceğini söylediği evrakların Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi'ne (ŞÖNİM) sırayla ve zamanlı bir şekilde geldiği belirtildi. Kararda, değerlendirmeye göre "Serpil Erfındık'ın ŞÖNİM müracaatı olmadığı gerekçesiyle memurların 3 kez üst üste yapılan eylemin kendi içlerinde değerlendirmesini yapmak, vahim özelliğini anlamak ve buna göre tedbir alma konusunda yasal görevlerini yerine getirmek zorunda olmalarına rağmen sırf müracaat olmadığı için bu görevlerini yapmadıkları için ihmal oluşturan eylemlere sebebiyet verdiği anlaşıldığı kaydedildi. Önleyici tedbir almayarak, dosyadaki tüm şikayet ve sonrası yapılan işlemlerde kuruma düşen görev sebebiyle ihmal suçunu işlediği kabul edilmiştir. İhmal olarak belirtilen yapılmayan işlemlerin Vedat Atik'in devletin koruyuculuk görevinde kararlılığını, korkutuculuğunu ve gücünü hissetmesinde engel olan, ona cesaret verecek nitelikte seri şekilde gerçekleşen ihmali davranışlar olmaları sebebiyle suç oluşturduğu kabul edilmiştir." denildi. R.K.S. ile aynı polis merkezi amirliğinde görevli diğer sanıkların ise üzerine düşen görevleri yapmış olmalarına dayalı ihmallerinin olmadığı, sonradan gerçekleşen eylemler yönünden de ise eylemlerin soruşturulduğu birimde görevli olmamaları sebebiyle bu soruşturmalar sırasında uygulanan işlemlerden sorumlu olmayacakları için beraatlerine karar verildiği de gerekçeli kararda belirtildi.